Kan Değeri Düşüklükleri
21.03.2024
KANSER TEDAVİSİNDE KAN DEĞERİ DÜŞÜKLÜKLERİ
Kanser tedavisi sırasında hastalar sıklıkla hematolojik (kan) yan etkilerle karşı karşıya kalır, bu da tedavi sürecinin zorlayıcı yönlerinden birini oluşturur. Özellikle kemoterapinin kemik iliğine etkisi nedeniyle, beyaz kan hücreleri (nötropeni), kırmızı kan hücreleri (anemi) ve trombositler (trombositopeni) gibi kan hücrelerinde düşüşler görülebilir. Bu durumlar enfeksiyon riskini artırır, yorgunluk ve nefes darlığı gibi belirtilere yol açabilir, ayrıca kanama ve deride morarma riskini de artırır. Kanser tedavisi bu yan etkileri azaltmayı hedefleyerek, uygun ilaçlar ve destekleyici tedaviler ile hasta bakımını sağlamayı amaçlar.
Kanser tedavisinde kan değerlerinde düşüklüğe yol açabilen ilaçlar genellikle kemoterapi ilaçlarıdır. Bunlar arasında:
Antrasiklinler (örn: doksorubisin): Hemoglobin ve lökosit değerlerini düşürebilir.
Alkilleyici Ajanlar (örn: siklofosfamid): Kırmızı ve beyaz kan hücrelerinde azalmaya neden olabilir.
Platin Bazlı İlaçlar (örn: sisplatin): Trombosit düzeylerini etkileyebilir.
Antimetabolitler (örn:metotreksat): Genel kan hücre sayısında azalmaya yol açabilir.
Bu ilaçların kullanımı sırasında düzenli kan testleri ve gerekirse destekleyici tedaviler önemlidir.
Resim 1. Kanser tedavi sürecinde tedavi öncesinde kan testleri yapılarak tedaviye uygunluk değerlendirmesi yapılır.
Yan etki türleri ve tedavileri
Kemoterapi kanser hücrelerini hedef alırken, aynı zamanda vücudun sağlıklı hücrelerini de etkileyebilir. Bu durum özellikle kan hücreleri üzerinde belirgin hematolojik yan etkilere yol açabilir. Kemoterapi ile ilişkili hematolojik yan etkilerin tedavisi, bu yan etkilerin tipine ve şiddetine bağlı olarak değişir
Kemoterapiyle ilişkili hematolojik yan etkiler şunları içerebilir:
Nötropeni (Beyaz Kan Hücrelerinde Azalma): Kemoterapi enfeksiyonlarla savaşan beyaz kan hücrelerini (özellikle nötrofilleri) azaltabilir. Bu durum hastaların enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale gelmesine neden olur ve enfeksiyon riskini artırır. Nötropenik hastalar, ateş gibi enfeksiyon belirtileri açısından yakından takip edilmeli ve gerektiğinde antibiyotik tedavisi uygulanmalıdır. Ayrıca nötropenisi olan hastalar kalabalık yerlerden ve hasta kişilerden kaçınmalıdır
Nötropeni Tedavisi: Granülosit koloni uyarıcı faktörler (G-CSF) veya granülosit/makrofaj koloni uyarıcı faktörler (GM-CSF) gibi ilaçlar, beyaz kan hücre sayısını artırmak için kullanılır. Bu ilaçlar kemoterapiden sonra beyaz kan hücrelerinin daha hızlı toparlanmasına yardımcı olur. Örnekler arasında filgrastim, sargramostim ve peg-filgrastim bulunur.
Enfeksiyon Kontrolü: Nötropenik hastalar için antibiyotik profilaksisi ve enfeksiyon belirtilerine karşı uyanık olmak önemlidir. Ateş ve diğer enfeksiyon belirtileri, hızlı tıbbi müdahale gerektirir.
Resim 2. Kanser tedavi sürecinde kan değeri düşüklüklerine bağlı olarak kan yükseltici iğne uygulanabilir veya kan ürünleri takılabilir.
Anemi (Kırmızı Kan Hücrelerinde Azalma): Kırmızı kan hücreleri oksijeni vücudun her yerine taşır. Kemoterapi bu hücrelerin sayısını azaltabilir, bu da yorgunluk, halsizlik ve nefes darlığı gibi belirtilere yol açabilir.
Anemi Tedavisi: Ciddi anemi durumlarında kırmızı kan hücre transfüzyonları yapılabilir. Eritropoietin veya benzeri ilaçlar, kırmızı kan hücre üretimini teşvik ederek anemi tedavisine yardımcı olabilir.
Trombositopeni (Trombositlerde Azalma): Trombositler, kanın pıhtılaşmasında önemli rol oynar. Kemoterapi, kanama ve morarma riskini artırabilecek trombosit sayısını düşürebilir.
Trombositopeni Tedavisi: Çok düşük trombosit sayılarında, kanamayı önlemek için trombosit transfüzyonları yapılabilir. Trombosit sayısı düşük olan hastalar, kesikler ve yaralanmalardan kaçınmalı ve daha nazik diş bakımı yapmalıdır.
Hematolojik Kanserler: Nadiren bazı kemoterapi ilaçları, özellikle uzun süreli veya yüksek doz tedaviler, ikincil kanser türlerine (örneğin, lösemi) yol açabilir.
Bu yan etkilerin yönetimi, hastanın genel sağlığını korumak ve tedavi sürecini güvenli bir şekilde tamamlamak için çok önemlidir. Bu tedaviler hastanın genel sağlık durumuna, kemoterapi rejimine ve diğer ilgili faktörlere göre bireyselleştirilmelidir. Hematolojik yan etkilerin yönetiminde, hastaların ve sağlık bakım ekiplerinin yakın işbirliği ve düzenli kan testleri önem taşır. Herhangi bir şüpheli belirti ortaya çıktığında, hastaların bir sağlık kuruluşuna başvurması önemlidir.